5 Mayıs 2016 Perşembe

Fuji Dağı Eteklerinde "Drone" ların Dansı

Geleneksel Japon müziği, Fuji Dağı'nın efsanevi manzarası ve drone lerin muazzam dansı. Görsel şölen...

Vimeo bağlantısı: https://vimeo.com/163266757

Dipnot: HD 1080p izlenmeli.


Sigara

Cuma gecesi yatarken sigarayı bırakmak gibi bir karar aldım. An itibariyle beşinci günü de devirmiş bulunmaktayım. Bu beş gün içerisinde 2 defa fire verdim. Sayısal olarak firelere bakınca oldukça fazla geldiğini kabul etmeliyim. Fakat işin içine girince gerçekten de bu zararlı alışkanlığın bırakılmasının zor olduğunu da itiraf etmeliyim. 

İnat ediyorum şu an. Sigara ikram edildiğinde geri çeviriyorum. Gün içerisinde mümkün oldukça farklı şeylere odaklanmaya çalışıyorum. Fakat geceleri bu o kadar kolay olmuyor. Bu fireleri de gün içerisinde değil de geceleri vermem de zaten boşuna değil. 

Bu kararı almamdaki en büyük etken kötü kokunun artık can sıkmış hale gelmesiydi. Ekonomik olarak zaten çoktan beri sarsmış ve tütüne yönelmiştim. Tütünün de içim kalitesi ve kokusu ekstra kötü olduğu için "bırakmalıyım." düşüncesi daha keskinleşmişti. 

Sigara, bırakılması kolay olmayan belki de bazıları için mümkün bile olmayan lanet bir şey. İnşallah bu sıkıntıyı da atlatacağım ve ara ara burayı güncelleyeceğim. Yaşadığım zorlukları yazacağım ki bir defa daha aynı fireleri vermeyeyim. 

25 Mayıs 2014 Pazar

BiziBuHavalarMahvetti

              Ben her hava değişiminde seni düşünürüm. Bazen ansızın bir yağmur yağar ve hiç yürüyemediğimiz o yollarda yürüdüğümüzü düşünürüm. Kar yağarken mesela lapa lapa üzerime, hiç düşünmesem yine seni düşünürüm. Kırmızı bir montla kırmızı bir şapkanın içinde, kar tatili verilmiş çocukların sevincinde. Güneş doğası gereği yakarken yaz günleri, beni neden terketmediğinin yangını sarar her yerimi. İş yapıyorsam bırakıp oturur bir sigara yakar ve yine seni düşünürüm. 
             Ve "Bazen birdenbire aklıma geliyorsun öyle olsun istemiyorum kasıtlı düşünmek istiyorum seni" 

2 Nisan 2014 Çarşamba

          Çok değişkenli, çok bilinmeyenli denklemlerin, çok çaresiz misafiriyim af buyurun... Misafirim tıpkı sizin gibi, af buyurmasanız da belki tahammül edersiniz. Sahi "tahammülsüzlere tahammül etmedikçe barış çok uzak bize" demişti evvel vakitlerde bir televizyon programında konuk bilmem ne! İşte barışımız için tahammül edin bana yani benim fikirlerime! Olamıyorsam sizler gibi inanın bu benim suçum. Vallahi de billahi de. Sizi miligram yargılıyorsam şu metni bitirmek nasip olmasın! Hayır metnin gidişatı çok agresif değil aksine çok çaresiz... Çok çaresizim, çok çaresiz bir misafirim denklemlerinize... Affedin ne olur! Çok kalıba girmeye çalıştım, çok kalıbı zorladım ama uymadı, hangi gömleği giydiysem beni açmadı gömlekleriniz. Fazla fazla istedim, bazen bir müddet giydim de fakat dediğim gibi hep yamak gibi durdu. Çıkarmaya korktum dönem dönem: "dönek! korktu kaçtı!" denecek diye. Vallahi de korkmadım. Sadece gömlekleriniz bana uymadı. Başta da dedim ya affedin. Gömlekleriniz çok "ciks" fakat ben de bir o kadar yakışıksızım işte. Hem "çıplaklığın neresi kötü!" bunu gömleklerden biri söyledi katılıyorum ama o da kaşıntı yaptı biraz bende. Her ne kadar böyle olsa da bu sözü kulağıma küpe olacak...
     
         Öyle yaa işte böyle...    

8 Mart 2014 Cumartesi

Sevgilim

    Sevgimiz de bize yetecek kadar var sevgilim. İhtiyaç fazlasında veya belirli gün ve haftalarda sevmeye uğrarız kim bilir,belki... 

16 Şubat 2014 Pazar

BaudelarieVsBabannem

Baudelarie: Nerede değilsem, orada iyi olacakmışım gibi geliyor!

Babannem: İnsanoğluna iyilik yaramıyor! Sıcağa sıcak diyor, soğuğa soğuk!

19 Ocak 2014 Pazar

SenSöyleEyİstanbul

"...Yaşı kaç olursa olsun, 17 veya 27, katil kim olursa olsun, bir zamanlar bebek olduklarını biliyorum. Bir bebekten bir katil yaratan karanlığı sorgulamadan hiçbir şey yapılamaz kardeşlerim..."







Ağabeyimsin Hrant...